“İnanca saygılıyız” diyenler, dürüst olun!

“İnanca saygılıyız” diyenlerin yaptığına bakar mısınız?

Başta CHP’liler. Kemalizm tarikatının şeyhleri ve müritleri… Ateist olduğunu gizleyen veya açıklayanlar? Hani inanca saygılıydınız? Ne oldu da saygınızı birden yitiriverdiniz. İnanca en kaba, en alçakça, en adice küfreden 92’lik bir kadının ardında saf tutmaya utanmadınız mı?

Kadın, yaşından başından utanmadan, milyonlarca müminin camisini “Kerhaneye çevirmeyi” teklif ediyor. İmamlar camide seks yaptırıp para kazanacaklarmış. Yediği herzeye bak. İmamları “kerhaneci” yerine koyuyor. İslami değerlere ağzı dolusu küfür ediyor.

Bu kadın bu hakaretleri yeni yazdığı kitabında yapıyor. Bu hem tahkir, hem de tahrik. Bunun tahrik boyutu üzerinde ciddiyetle durulmalı.

Sahiden de, bu kadın birileri tarafından kullanılıyor mu? Bu ağır hakaretlerin içinde geçtiği kitabı basan Kaynak Yayınları, İslam’a hakaret eden yayınları basmasıyla ünlü. Turan Dursun’un İslam’a hakaret dolu kitapları da aynı yayınevinden çıkmıştı. Bu yayınevi, İslam’a hakareti kendine iş edinmiş Maocu bir partiye yakınlığıyla biliniyor.

Ve yürürlükteki kanunlara göre bu kadının yaptığı suç. Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmenin bundan daha âlâsı olabilir mi? Yaşlı kadın ve yayıncısı mahkemede beraat ediyor. Sürpriz değil. Bu ülkede İslam’a ve onun kutsallarına söv sövebildiğin kadar. Taşların bağlanıp köpeklerin salınması fıkrasını hatırlatıyor insana.

70 milyon Müslümanın camisini “kerhane” yerine, imamlarını “pezevenk” yerine koyan bu kadını, 25 avukat savunuyor.

Tamam, bu memlekette İslam’a bu kadar şenice hakareti savunacak 25 değil, bin 25 avukat da çıkar. Bu da sürpriz değil.

Camiye, cemaate ve imama en ağır hakareti reva gören bu ihtiyar kadın, basındaki köşelerde nasıl savunuluyor? Şuna bakar mısınız: “92 yaşındaki bilim kadını, bilimsel saptama yaptığı için yargılanıyor”

Bu savunma tarzı da, en az yapılan hakaret kadar çirkin. 92 yaşında olması, inanca hakaret yapmayı meşrulaştırır mı? İnsan yaşlandıkça ağzını-yüzünü, haddini-hududunu daha iyi bilir. İnanıp inanmamak kendi bileceği iş, ama inananların değerlerine hakaret edemez. Camiyi “kerhane”, imamı “pezevenk” yerine koymak, bilimsel bir tespit midir?

Bu kadının yaptığını savunan yazarların yüzü kızarmıyor mu? Sahiden, bu kadının yaptığı ağır ve çirkin hakarete katılıyorlar mı?

Haydi, Zülfü Livaneli’yi bir kenara bırakalım. Ama Ey Can Dündar! Herkes yutsa, sen yutmamalıydın bu zokayı. Kalemiyle vicdanının arasına ses geçirmez bir duvar örmeyen hiçbir yazar, bu iğrençliği savunamaz.

Bunlar da bir yana, bu ülkenin Diyanet’i nerede? Papa’nın hakareti yaşlı kadının hakareti yanında devede kulak bile değildi. Buna rağmen Papa’nın hakaretine cevap veren Diyanet İşleri Başkanı, neden çıkıp da temsil ettiği 70 bin camiyi “kerhane”, bir o kadar imamı “pezevenk” yerine koyan bu kadın hakkında suç duyurusunda bulunmaz?

Hakareti yabancı biri yapınca kötü de, yerli biri yapınca iyi mi? Papa’ya cevap prim getirir diye mi böyle? Yoksa bu yaşlı kadının, bilmediğimiz bir yerlerden “dokunulmazlığı” mı var?

Peki, Diyanet İşleri Başkanı, sebebini bilemediğin nedenlerden dolayı haydi ağzını açmadı. Ya müftüler nerede, vaizler nerede, imamlar nerede? Ya onların sendikaları? 70 bin İmam-Hatib kendilerine yapılan bu ağır hakareti içlerine sindirecekler mi? Bu davaya müdahil olan on binlerce imam, yüzlerce vaiz, onlarca müftü olmalı değil mi?

Onlar memur mu?

İyi ya, bu da memura hakaret değil mi?

Peki ya bu milletten oy isteyen partiler neredeler?

CHP’nin hali malum, o kendi tarafını belirlemiş durumda. Onun yeri, İslam’a hakaretlerin yanı.

Ya AK Parti, MHP, DYP, ANAP teşkilatları neredeler? Yoksa bu yaşlı kadının oyu, milyonlarca Müslümanın oyuna bedel mi?

Bu olaydan çıkarılacak birkaç ders var:

1. Ders: Azgın azınlığın Müslüman çoğunluğun değerlerine hakaret kapasitesinin ne kadar yüksek olduğu.

2. Ders: Kanunların, azgın azınlığa karşı işlemeyip, mazlum Müslüman çoğunluk için işlediği.

3. İbret: Azgın azınlığın, çoğunluğun korkusunun ekmeğini yemeye devam ettiği.

Yorum Yaz